Hasan Şaş

Saha içinde görev almakla, saha içinde sorumluluk almak farklı iki kavramdır.

Hasan Şaş Fenerbahçe maçı öncesi son taktik antrenmanda yedek takımda oynayacağını anlayarak sakat olduğunu öne sürmüş ve çalışmayı terk etmiş. Daha sonraki açıklamalar ise sakatlık durumunun devam ettiği, Fenerbahçe maçında oynamasının belli olmadığı yönünde olmuştur. Tabi ki ilk on birde Sabri'nin oynatılması gündemdeydi.

Gerets'in Belçika basınına yapmış olduğu açıklamalar kendisinin içinde bulunduğu duygusal sıkıntıların dışa vurumuydu. Amacı burada hem Galatasaray yönetimine, hem de Belçika, Hollanda ve Almanya spor kamuoyuna mesaj vererek önümüzdeki dönem Galatasaray'dan ayrılma riskinin olduğunu belirtmek istemesidir. Galatasaray'ın duygusal sıkıntılar yaşayan teknik direktörüyle Fenerbahçe maçını kazanması imkânsızdı. En büyük hatayı ise Hasan Şaş'ın blöfünü görerek onu ilk onbir de Sabri'nin yerine oynatması ile yapmıştır.

Hasan Şaş, Ankaragücü'nden Galatasaray'a geçtikten sonraki yapılması gereken aşamaları gerçekleştirmiş bir futbolcu idi. Bu, embriyonun gelişme safhalarına benzer. Eğer bir safhada bir aksama olursa, çocuk problemli doğar. Maalesef Türkiye'deki futbolcuların gelişimindeki aksaklıklar ise dışarıdan ve/veya içeriden yapılan yanlış müdahalelerin etkisiyle oluşmuştur.

Hasan Şaş Dünya Kupası'ndaki üstün performansıyla dünya futbol kamuoyunun dikkatini çekmiştir. Bunda haklılık payı da yok değildir. Fakat Hasan Şaş'ın gelmesi gereken konuma ulaşamamasının sebebi ise kişisel algılamala-rındaki sıkıntılar ile dışarıdan gelen tepkimelerin ayrımını iyi yapamamasıdır.

Şimdiki süreç ise Hasan Şaş'ın geriye gidişi yönündedir. Sadece saha içinde olma sendromu yaşamaktadır. Bu isteğin içinde ise maalesef sorumluluk duygusu bulunmamaktadır.

Hasan Şaş sahada sorumluluk almayarak ve Sabri'nin önünü keserek maçın kaybına neden olmuştur. Arda gibi 1987 doğumlu bir gencin tüm Galatasaray'ın sorumluluğunu almasına neden olmuştur ve 1987 doğumlu gencin bu sorumluluğun altından kalkamayarak kırmızı kart görmesine sebep olmuştur.

Hasan Şaş ve kendi jenerasyonu genç yaştaki futbolculara örnek olup onlara futbol içindeki sorunları nasıl aşması gerektiğine dair yol göstermesi gerekirken maalesef onların bu kaos içinden çıkamamalarına neden olmaktadırlar. Hasan Şaş aldığı A Lisans antrenörlük belgesiyle belki önümüzdeki sene, belki daha sonra meslek olarak seçeceği teknik çalıştırıcılıkta bu sorunları aşabilmede sıkıntılar yaşayacak gibi görünmektedir. Futbol bir yaşam şeklidir. Futbol adamı olmak, futbol kültürüne sahip olmakla eş anlamlıdır. Bunun temeli de kuvvetli bir entelektüel yapıya sahip olmaktır.