'S......parlamentonuzu!'

Ekonomik kudretin tekellerde toplanması özel teşebbüsün kendi başına ayrı bir hükümet olması ve başka insanların hayatlarını keyfince düzenleyebilmesi demektir.' ABD Başkanı Franklin D. Roosevelt, 1936. (Kaynak: Jonathan Green, The Book of Political Quotes)

"Feodalizmden modern döneme geçişin kaçınılmaz sonucu, toprak mülkiyetine dayalı bir egemen sınıfın teknokratlar, idareciler ve kapitalistlerden oluşan bir egemen sınıf lehine yok edilmesi olmuştur."

Henry Kissinger (ABD Dışişleri Bakanı) (For the Record: Selected Statements, 1977-1980, s.17. Little Brown and Co. 1981) •

1964'te ABD Başkanı Johnson Yunan Baş-bakanı'na şu mesajı gönderdi:

"Yunanistan doğru karar alamayan bir parlamentonun değerini bir daha düşünse iyi olur belki de!"

Johnson aynı yıl Yunan büyükelçisine şöyle dedi:

"Fuck your parliament and your constitution!"

"Si..rim parlamentonuzu da anayasanızı da!"

Ve şöyle devam etti:

"Amerika fildir, Kıbrıs ise pire. Yunanistan da piredir. Bu iki ahbap fili kaşındırmaya devam ederse bakarsın filin hortumuyla eziliver-mişler. Eğer başbakanınız bana demokrasiden, parlamentodan ve anayasadan dem vuracak olursa o da parlamentosu da pek ömürlü olmayabilir!"

(Kaynak: Christopher Hitchens, Cyprus, sayfa 61-62)

"Bir milletin gençleri muhafazakârsa o milletin sonu gelmiş demektir."

Amerikalı dinadamı ve yayıncı Beecher, 1887. (Kaynak: J.Green)

•

"Yüz işadamının yapmaya karar verdiği şey kanunsuz olmaktan çıkar."

(Andrew Young, ABD'nin BM'deki siyah temsilcisi. Bu tür açıklamaları nedeniyle görevden alındı. Kaynak: J.Green) •

"Ben sadakat isterim. Benim yanımda çalışan kıçımı öpmeli ve gül gibi koktuğunu söylemelidir."

ABD Başkanı Lyndon B. Johnson, Ak Ev (Türkçeye 'Beyaz Saray' diye çevirmek yanlıştır) görevlilerine talimat verirken. (Kaynak: J. Green)

•

"Sıradan bi Rodezyalıya oy pusulası verin, valla yer!"

Başkan Nixon'un eski danışmanı Papaz Ralph Moss, 1977.O.Green)

•

1985'te Suudî Arabistan'da çalışırken aldığım bu okuma notları önce 1987'de Zemin dergisinde, sonra 1995'te Express dergisinde yayımlanmıştı. Eh, yine zamanı galiba. Ne dersiniz?