Konusunu yaşanan gerçeklikten alıp, insanların kültürlerini, yaşam biçimlerini, toplumsal değerlerini, siyasal ve toplumsal hareketlerini sorunları yansıtmak, belgelemek, toplumları bu sorunlardan haberdar ederek...

Konusunu yaşanan gerçeklikten alıp, insanların kültürlerini, yaşam biçimlerini, toplumsal değerlerini, siyasal ve toplumsal hareketlerini sorunları yansıtmak, belgelemek, toplumları bu sorunlardan haberdar ederek çözüm yollarını aramak, savaş, açlık ve yoksulluk karşıtı olmak, insanların ezilmişliğinin ve yaşam koşullarının dikkate alınmasına çalışmak için toplumsal bir bilinç oluşturmak, belgesel fotoğrafçıların ödevlerindendir.

1917 devriminden sonra Sovyetler Birliği'nde kullanılmaya başlayan ve yoğunlukla edebiyat alanını kapsayan 'Toplumsal Gerçekçilik'yaklaşımının fotoğraftaki yansıması 'Toplumsal Bel-geselci' olarak tanımlanmıştır. Toplumsal Bel-geselcilerin çalışmaları hem belgesel fotoğraftan hem de haber fotoğrafından ayrılır. Fotoğraflar toplumsal eleştirinin en güçlü araçları olarak sistemli olarak çekilirler. Çekilen fotoğraflar kişisel arşivlerde yer almak yerine belli bir kamuoyu yaratmak amacıyla yayınlanır. Bu yüzden 'sosyal belgeci fotoğraflar' iktidarlar tarafından hep tehlikeli görülmüştür.

Jacob Riss 1889 yılında New York'un fakir mahallelerinde, göçmen konutlarında yaşanan işsizlik ve fakirliği görüntülemiş ve hazırladığı rapora Kent Sağlık Örgütü yoksul mahallelerde yaşam koşullarının iyileştirilmesi için çalışmalar yapmıştır. Lewis Hine'in 1908'de maden ocaklarında çektiği fotoğrafları Çalışan Çocukları Koruma Ulusal Komisyonu tarafından kullanıldığında bu konuda önemli bir kamuoyu yaratılmış ve fotoğraflar çocuk hakları ile ilgili yasaların çıkarılmasında etkili olmuştur.

1930 yıllarındaki ekonomik krizde kurulan ABD'de Çiftçi Güvenliği Örgütü (Farm Security Administration, FSA) Tarımda modernizasyon ve makineleşmeyle yanşamamış, kuraklık ve verimsizlik gibi nedenlerle topraklarından ayrılmak zorunda kalan merkez eyaletlerdeki tarım işçilerinin problemleriyle ilgilendi. Örgütün başına Roy E.Stryker getirildi. FSA'da Walker Ewans, Arthur Rothstein, Russel Lee, Ben Shahn, Gordon Park ve Dorothea Lange gibi fotoğrafçılar vardı.

1947 yılında altı farklı ülkeden altı belgesel fotoğrafçının kurduğu ve aralarında H.Cartier Bresson,Werner Bischof, David Seymour, Ernst Haas, George Rodger, Robert Capa gibi fotoğrafçıların bulunduğu Magnum Ajansı fotoğrafçıları, başta II. Dünya Savaşı'nın bütün cepheleri olmak üzere, Kore, Vietnam ve İspanya'da çalışmalar yapmış ve dünya basınına yaydığı Vietnam fotoğrafları, özellikle Amerika kamuoyunun bir bölümünün savaş konusunda bilinçlenmesini sağlamıştır. Amerikan halkı, Amerikan yönetiminin saldırganlığını protesto etmiştir. Bu nedenle gazetecilerin veya fotojurnalistlerin yakın zamanımızdaki savaşlarda yer almaması için çaba gösterilmiş ya da çektikleri görüntüler sansür edilmiştir. Eugene Smith'in, Japonya'da denize atık bırakan bir fabrikayı fotoğraflaması, fabrikanın kapatılmasını sağlamış ve etkilenen insanlara tazminat ödemeye mahkum edilmiştir.

Ken Light, 'Teksas Ölüm Sırası' adlı fotoğraf projesiyle 'Rüyanın Ötesindeki Amerika'nın eleştirisini yapmakta ve ABD'de halen yürürlükte olan ölüm cezasının kaldırılması için kamuoyu oluşturmaya çalışmaktadır.

İşte bu örnekler sebebiyle sosyal belgesel fotoğraf çekenler bir tartışma başlatmak zorundadır. Bir yerlere güzel görüntüler yakalamak için gitmezler. Fotoğrafını çektikleri konuyla ideolojik bir yakınlıkları olması gerekir. Eğer olmazsa uzun süre içten ve empatik kalamazlar. Dorothea Lange kendi çalışma metodunu şöyle anlatıyor:

"Benim fotoğraf yaklaşımım üç düşünceye dayanır; birincisi, müdahaleden uzak fotoğraf anlayışıdır. Ne çekersem çekeyim asla müdahale etmem, baskı yapmam, insanlar üzerinde baskı kurmam. İkincisi, mekanı hissettirmektir; neyi çekersem çekeyim mutlaka onu çevreleyen unsurları objenin yer aldığı mekanı da görüntülemeye çalışırım; köklerini bulmak gibi bir şey. Üçüncü olarak zaman duygusunu hissettirmek gelir. Ne çekersem çekeyim onun geçmişle ya da günümüzle ilişkisini göstermeye çalışırım."

Sosyal Belgesel Fotoğraf deyince hemen bu örnekler verilir. Ancak bugün artık şu soru sorulmalıdır. Fotoğrafın işlevi artık eskisi gibi güçlü müdür? Görsel bir imaj olarak bugünkü etkileri konusunda daha önce BirGün'de sorduğum aynı soruya bir sonraki yazımda değineceğim.