Mısırlılar ondan söz ederken isim ve soyadının arasına Hüseyin’i koymayı seviyorlar. Seçim döneminde Hüseyin’i ya da Müslüman...

Mısırlılar ondan söz ederken isim ve soyadının arasına Hüseyin’i koymayı seviyorlar. Seçim döneminde Hüseyin’i ya da Müslüman bir kökene sahip olduğunu vurgulamaktan kaçınan Amerikan Başkanı, Mısırlılar gibi konuşmasında Hüseyin’i özellikle vurguluyor.
"Benim bir yanım sizden" demek istiyor, Müslümanları ikna etmek için her türlü argümanı kullanıyor.
Salonda dinleyiciler arasına serpiştirilmiş kişiler tarafından da bolca alkış alıyor.
Bu kişilerle ilgili söylentiler muhtelif.
Obama ile birlikte Kahire’de hayat duruyor.
Bu insanların Obama merakından, onu dinlemek amacıyla evlerine kapanmasından kaynaklanmıyor.
Tüm yollar kapatılacağı, başlarına bir şeyler gelebileceği tahminiyle sokağa çıkmamayı tercih ediyorlar.

YOKSULLARA RÖTUŞ
Obama’nın konuşma yapacağı Kahire Üniversitesi'ne doğru boş yollarda ilerlerlerken şoförümüz İbrahim “Allahlım bu gece çocuklarımı görmek istiyorum. Geri dönmeyi nasip et” diyordu espri yaparak.
Aslında bu espri Mısır’daki sistemin niteliği hakkında da ipuçları veriyor.
Obama’nın konuşma için Mısır’ı seçmesinin, bu ülkenin kaybettiği prestijini yeniden iade etmeye yönelik olduğunu söyleyenler var.
Bunlar ziyareti destekleyenler ve değişim umudu taşıyanlar. Büyük bölümü de gençler.
Ancak tarihi Han Halil Çarşısı'nda mikrofonlar kapandığında, içilen kahveler eşliğinde “Mısır benzeri demokrasi ve insan hakları sicili bozuk bir ülkeye böyle bir destek bölgedeki Amerikan politikasının değişmediği gösteriyor” yorumları yapılıyor.
Muhalif görüşler sanıldığı gibi sadece İslami tonu ağırlıklı olanlar değil. Yoksulluk, rejimin bunaltıcı baskısı da insanları sanki patlamaya hazır hale getirmiş. Mübarek sonrası için muhtemel bir karmaşanın işaretleri var.
Ziyaret sırasında Piramitler civarında yaşayanlara dışarı çıkmamaları için resmi tebligat yapılıyor. Nil Nehri'nin muhteşem atmosferinden, kolonyal mimarinin en özgün örneklerinden uzaktaki mahallelerde mesela, mezarlıklarda yaşayanlar, yoksulların ikamet bölgeleri çeşitli panolar ve yeni dikilen ağaçlarla kamufle ediliyor.

AĞDALI KONUŞMA
Ama kiminle konuşsanız 8 yıllık Bush döneminin ardından Amerika'nın bölgedeki imajında küçük oynamalar meydana gelindiğini hissediyorsunuz. Tabii ki olumlu anlamda.
Kahire Amerikan Üniversitesi'nden Walid Kazziza konuşmanın ardından, "Beklediğimiz sözleri dinledik" dedi. Ama Kazziza konuşma öncesi yaptığımız görüşmede “Obama Filistin meselesine büyük vurgu” yapacak tahmininde bulunmuştu.
Bu durum Mısırlı öğretim üyesi gibi hemen herkesi hayak kırıklığına uğratıyor. İsrail ile Filistin’e eşit mesafede yaklaşması “Peki şimdi ne oldu? Ne değişti?” yorumlarına neden oluyor üniversite bahçesindeki öğrenciler tarafından.
Gazetelerde, Kudüs’ü kurtaran Selahattin Eyyubi'ye benzetilen fotoğrafları yer alan Obama, Mısırlılara göre bu fotoğrafın hakkını veremedi.
Ülkenin en önde gelen araştırma kuruluşlarından El Ahram’da ise konuşma genel hatlarıyla olumlu bulunuyor. Obama’nın metaforik, İslami retorik içeren konuşması fazla ağdalı ve klişe bulunuyor.
Araştırma merkezinden Abdel Fatah, “Bu kadar edebiyata gerek yoktu. Evet, Obama İslam ülkeleriyle barışacak. En azından bu politikayı sonuna kadar sürdürecek. Savaş açmayacak. Bu anlamda insanları ikna edebilir. Ancak yeni şaşırtıcı bir şey söylemedi. Kesin taahhütte bulunmadı. Kesin çözerim demedi. Sadece süreç içinde çözebileceği konular için çaba göstereceğini söyledi” diyor.

“BİZİM MAHALLEYE HOŞ GELDİ”
fiehir merkezindeki bazı kahveler Mısırlı entelektüellerle karşılaşmak için uygun mekanlar.
Ümmü Gülsüm, Necip Mahfuz kahveleri yüksek sesle tartışanlarla dolu. Tıpkı Başkan gibi onlar da “Selamünaleyküm Obama” diyorlar.
“Aramıza, bizim bahçemize hoş geldi. Burada sorunların içinden çıkmak kolay değildir. Ama sorunlarımızla uğraşacak gibi görünüyor. En önemlisi samimi olması. Ama herkeste hep bir şüphe var. Acaba Obama da diğerleri gibi mi davranır diye. Son noktada Amerikan çıkarları başkanların politikasını aşabiliyor. ” diyen bir öğretmenden sözü üniversite öğrencisi Ahmet alıyor: “Bu konuşma bizimle barışmayı amaçlıyor. Bu önemli. Ama sorunu nasıl çözeceği belli değil. Baskıcı rejimleri destekliyor, ama demokrasi diyor. Filistin devletinden söz ederken, o topraklar için Yahudilerin anavatanı diye bahsediyor. Kafası karışık bence”.
Kahire’de konuşmanın ardından kentin üzerinden büyük bir yük kalkmış gibi görünüyor. Bu yük aslında Obama’nın yükü.
Gün boyunca devlet ağırlıklı kanallarda yapılan yorumlar Mısırlıları pek cezbetmiyor. Onlar günün sınırlamasını Nil kıyısına ve sokaklara hücum ederek, çıkarmaya çalışıyor. Bekleyip görme yanlısı gibiler.

OBAMA’NIN MASKESİ
Ancak Obama genel yaklaşımı itibariyle bölgede umut kaynağı ve hemen herkesin söylediği gibi, artık sözlerin bitip uygulamanın başlaması gerekiyor.
Müslüman ve Arap dünyası Bush’un yarattığı enkazın ardından nefes alma süresini bitiriyor.
Sözlerin hayata geçmesi ve Obama ile başlayan umut dolu havanın kaybolması istenmiyor.  Çünkü bu olumlu havanın tersine dönmesi işten bile değil.
El Ahram Stratejik Araştırmalar Merkezi'nden ayrılırken Abdel Fatah’ın son cümlesini şöyle bağlıyor: Umarız Obama bir maske takmamıştır”.