Katledilen eski Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi cinayeti davasında savcı, sanıkların beraatı yönünde mütalaa verdi. Baro Başkanı Eren, kapatılmak istenen davaya karşı herkesi mücadeleye çağırdı.

Bu karanlık elbet aydınlanacak
Tahir Elçi, Dört Ayaklı Minare önünde katledilmişti. (Fotoğraf: Depo Photos)

Kayhan AYHAN

Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi'nin 28 Kasım 2015’te katledilmesine dair açılan davada savcı, sanıkların beraati yönünde mütalaa verdi. Tahir Elçi'nin öldürülmesine ilişkin davanın 10'uncu duruşması 16 Mart 2024'te Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme avukatların taleplerini reddetti ve iddia makamına mütalaa sunması için son kez süre vererek duruşmayı 12 Haziran'a erteledi.

MÜTALAA ŞAŞIRTMADI

Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren BirGün'e yaptığı açıklamada, "Mütaala aslında bizi çok şaşırtmadı. Çünkü Tahir Elçi'nin vurulduğu ilk günden itibaren soruşturma aşamasının ilkesiz ve etkisiz yürüdüğünü, delillerin toplanmadığını, 4 yıl sonra her ne kadar bir iddianame ile açılmış bir dava varsa da o iddianamenin o soruşturma açısından yetersiz olduğunu ama buna rağmen yargılamada adeta bir soruşturma tarafıymış gibi bulduğumuz talep ettiğimiz ve araştırılmasını istediğimiz bütün dellileri mahkeme ye sunduk ve talepte bulunduk ancak her defasında reddedildi. Aslında mahkemenin bu kovuşturma aşamasındaki isteksizliği de böyle bir mütaalanın geleceğinin işaretlerini hep vermişti" diye konuştu.

"Bu dava bugünün siyasi konjektörü içerisinde cezasız bırakılmak için bir yargılamayla karşı karşıya ama o karanlık bir gün aydınlanacak" diyen Eren, "Tahir Elçi dosyası sadece salt bir yargısal makamın üstesinden geleceği bir dava dosyası değil. Aynı zamanda siyaset kurumunun da siyasal iktidarın da bu davannı aydınlatılması için bir niyet ortaya koyması gerekiyordu ama maalesef biz bugüne kadar bu iradeyi hiç görmedik. Evet mütaala geldi şaşırmadık ve dosya 12 Haziran'da karara çıkacak ama şunu bir kez daha ifade edeyim, bizler Tahir Elçi cinayetinin cezasız ve failsiz bırakılmaması için hukuk mücadelesini sürdüreceğiz. 12 Haziran'da görülecek bu davadaki mütaalaya karşı bütün hukukçu dostları, insan hakları savunucularını destek ve dayanışmaya çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.

Davada, tutuksuz yargılanan polis S.T., F.T. ve M.S.’ye “bilinçli taksirle ölüme neden olmak" suçlaması yöneltiliyor. Firari U.Y.'ye ise, "2 polisi öldürmek ile devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak" iddiası yöneltiliyor.

İNCELEME OLMADAN KARAR

Geçtiğimiz duruşmada avukatlar, olay yeri inceleme ve keşfi yapılmadan karar kurulmasının yanlış olduğunu belirtmiş, Mardin Kebapevi'ndeki 4 No'lu kameranın incelenmeden, görüntüler geri getirilmeden, Emniyet Müdürlüğü Foto Film Şube'nin çektiği 12 saniyelik görüntüler tespit edilmeden, dinlenmesini istedikleri tanıklar dinlenmeden ve istihbarat elemanları dinlenmeden cinayetin aydınlatılmayacağını vurgulamıştı.