Basketbolda bizim  final serisi bittikten sonra, neredeyse tüm dünyanın beklediği NBA final maçları başladı. Adı: Los Angeles  Laker

Basketbolda bizim  final serisi bittikten sonra, neredeyse tüm dünyanın beklediği NBA final maçları başladı. Adı: Los Angeles  Lakers-Boston Celtics. Maçlar, 2 maç Los Angales, 3 maç Boston, 2 maç Los Angeles’ta oynandı. Yedinci ve son maç geçtiğimiz cuma günü Türkiye saati ile 04.00  de başladı ve 06.00 sıralarında da bitti. Geçmiş yıllarda uyku daha değerli geldiğinden ve nasıl olsa banttan yayında takip ederim diye pek izlemezdim. Ama, bu yıl maçların tamamını izledim. Tabii ki bu dönem içinde uyku düzenim altüst oldu. Şimdilerde de bu düzensizliği yeniden eski haline getirmeye çalışıyorum. Yine de onca çileye karşın pişman olmadığım gibi, hoşnut da oldum.
Yedinci maça gelene kadar, geride kalan altı maçta zaman zaman Lakers, zaman zaman da Celtics, NBA’e yakışmayacak performans sergiledi. Kötü gününde olan öylesine kötüydü ki, dünya yıldızlarından oluşan kadroların acizliği hayret uyandırdı. O maçta sahada ruh gibi dolaşan takım, izleyicileri zevkli bir maç izleme olanağından yoksun bıraktı. Kısacası  her iki takım da zaman zaman basketbola ihanet etti. Bu ihanet sayıları eşit olunca yedi maçlık seri 3-3’e varıp umutlar yedinci maça kaldı. Neyse ki son maç kalite anlamında pek yeterli olmasa da savaşım yönünden diğer maçların zihinlerde kalan eksi puanlarını bir ölçüde de olsa sildi.
Son maç, yani final maçı önceki maçlara göre daha iyiceydi. Basketbol ve seyir açısından azda olsa güzellikler yaşandı. Los Angeles Lakers’ın yıldızı Kobe Bryant sanırım tüm zamanlarının en kötü günündeydi. Buna karşın yine de 23 sayı atmayı başararak takımının kazanmasına katkı yaptı. Boston Celitcs son çeyreğe kadar maça asıldı ve bir ara da kazanmaya oldukça yakın göründü. Fakat, fiziksel açıdan maçın sonuna doğru oyundan düşünce, iyi olmayan Lakers şampiyonluğa uzandı.
Yukarıda da belirttiğim gibi NBA final takımları bile basketbol için eksik kalmaya başlamış görünmektedirler. Bu da Amerikan profesyonel liginin, eskiye oranla biraz gerilediğini ortaya koymaktadır. Son yıllarda, Avrupa basketbolundaki gelişmeler ve kaliteli oyuncu yetişmemesi profesyonel seviyeyle diğer basketbol ortamları aradaki farkın kapanmasına neden olmaktadır. Bu anlamda da NBA’in bir an önce kendini yenilemesi ve eski albenisini yakalaması gerekmektedir. Ki, 50.000 dolara satın alınan biletlerin bir değeri olsun.
Evet, hatalı anlamadınız. Bir final maçı bilet fiyatı 50.000 dolar olarak dillendirilmektedir. Yani, ufak çaplı bir daire fiyatı. Bu yer neredeyse sahanın içinde bulunmaktadır. Burada oturmanın yaşamsal tehlikesi de mevcuttur. Çünkü, iki metrenin üzerinde yüz yirmi yüz otuz kiloluk adamlar insanın üzerine düşebilmektedir. Ve, bu yerleri Jack Nicholson, Dustin Hoffman gibi ünlülerin aldıkları görünmektedir.
Diğer yerlerin fiyatları da 150-1.500 dolar arasında değişmekteymiş. Bu rakamlar bile bizim için nerdeyse bir servet anlamına gelmektedir.
Hani dedik;  Amerikan yurttaşları haklarını savunamazlar falan, onların adına biz  Türkiye’den biraz eleştirelim dedik!..
Haddimizi aştıksa affola...