Yassah hemşerim

Yasakları ile ünlü ülkemizde dünden itibaren yeni bir yasakla güne başladık.
Sigara içme yasağı malumunuz.
Çok yazıldı ve çizildi.
Uygulanır veya uygulanabilirliğinin somut koşulları vardır yoktur, onu bilemem ancak sigara yasağı denilince dünyada ilk akla gelen üç şahsiyet var biliyoruz.
IV. Murad, Adolf Hitler ve Recep Tayyip Erdoğan.
Bu üç değerli şahsiyetin bir çok ortak noktalarının yanı sıra sigara içme yasağını en katı uygulama anlamında da bir birliktelikleri söz konusu.
IV. Murad ve Hitler’in sigarayı ülkelerinde yasaklarken çok belirgin bir nedenleri yok.
IV. Murad döneminden el yordamı ile çıkarabildiğimiz Bektaşilerin İstanbul’da bir yandan nargile çekip öte yandan şarap içerken IV. Murad döneminin vahşetini bolca hicv ettikleri, bununda sarayın şimşeklerini üzerlerine çekmek için yeter sebep olduğunu söyleyebiliriz.
Bektaşi tekkelerini dağıtmanın pratik formülüdür tespitini yapabiliriz.
Kendiside şarap ve tütün alışkanlığı olan IV: Murad’ın yasak uygulamasının başka bir anlamını bulamıyoruz, kaynaklarda.
Adolf Hitler kendisi kısa boylu olduğu için yanında devamlı uzun boylu emir erleri ister, Ari Alman ırkının güzel örneklerini yanında görmekten mutlu olurmuş, itfaiyeci Hitler’in sigara yasağının altında da böylesine absürd ve psikolojik saplantılar olabilir.
Son İmparator Recep Tayyip Erdoğan’ın sigara yasağının gerekçeleri her ikisinden de oldukça farklı.
Başbakan halkını çok sevdiği için halkının sağlığını düşünüyormuş.
Öncelikle Başbakan’ın bu ulvi hisleri halkımızı oldukça duygulandırdı.
İlk seçimlerde, sigara yasağından memnun olan kahveci esnafının, restoran ve lokantacı esnafının ve çalışanlarının büyük kitleler halinde AKP’ ye oy verecekleri kesin.(!)
Ve yine Başbakanın bizlerin sağlığını bu denli düşünmesinin manevi dünyamızda fırtınalar estireceğini şimdiden söyleyebiliriz.
Hele hele yeme içme vergisi diye de adlandırılan yeni vergi türünün sigara yasağı ile eş zamanlı başlaması da halkımızı derinden etkiledi.
İşin şakası bir yana…
Yemeyin içmeyin ve tütün kullanmayın.
İçki yasağını yaygınlaştırmanın bu kadar kolay bir formülünü bulamazlardı.
Sen sağlığı özelleştir, uluslararası tekellerin güdümüne sok.
Sağlık personeli üzerine bin bir türlü baskı uygula.
Parası olmayan yurttaş hasta olmasın de, olursa da ölüme terk et.
Sonra da yurttaşa “sigarayı yasaklıyorum bak, sadece senin sağlığın için” palavrasını sık.
Hadi ordan, hadi ordan.
Biliyorsunuz cemaatin yayın organının ismi “Sızıntı”.
Çok doğru bir isim bulmuşlar, dergilerine.
Kendilerini kutluyorum.
Toplumun bütün hücrelerine çaktırmadan sızmak cemaatin amacı.
Uzun bir “evrim” dönemi ve sonra topyekun siyasi iktidara el koyma.
Bunu yapabilmek için toplumsal yapının bütün birimlerine müdahale, toplumun yaşam biçimine yavaş yavaş evrim geçirtme.
Darvin’e karşıyız derler ama siz onlara inanmayın.(!)
Onlar Darwin’in evrim teorisini toplumu istedikleri kalıplara sokmak için tersten kullanıyorlar.
Sızıyorlar.
Bu sigara yasağı da cemaatin ve Başbakanın halkın sağlığını düşünen bir uygulaması değil, topluma biçimlendirmenin yeni bir yöntemidir.
Uygulamanın eşbaşkanlarını inceleyince başka bir sonuç çıkmıyor.
IV. Murad, Adolf Hitler ve Recep Tayyip Erdoğan.