Hegemon ABD; Irak’ta, Afganistan’da işgalci, düny

Hegemon ABD; Irak’ta, Afganistan’da işgalci, dünyanın her tarafında askeri üslere sahip durumda, pek çok ülke ABD’nin açık saldırı tehdidi altında bulunuyor. ABD Başkanı Bush ve sözcüleri ağızlarından düşürmedikleri özgürlük ve demokrasi kavramlarını "korku" anlamında kullanıyorlar. Günümüzde faşistler hegemonyayı yönetiyor.

Hegemon dünyayı oval ofis haline getiriyor. Hakimiyet biçimini köle efendi ilişkisinin ötesinde oluşturuyor, dünyamızı köleleştirmekten çok rehineleştiriyor. Dünyamız uçurumun kenarında, ölümcül bir durumla, bir yok etme kapasitesi ile karşı karşıya bulunuyoruz.

Ölümcül durum, bir kader midir? Hegemona karşı vaziyetimiz nasıl olmalı? Nasıl bir arayış içinde olmalıyız? Geçen hafta İstanbul’da toplanan Irak Dünya Mahkemesi, bu çabalardan bir tanesi ve önemlisi. Güçlü bir ses ve tavır sergiliyor.

Hegemonun maskarası, Irak suçlularının yargılandığı Dünya Mahkemesi’ne takılmış, küçümsüyor, "Siz kim Blair’i , Bush’u yargılamak kim" diyor, "Bu mahkemeyi bizden başka ciddiye alan var mı?" diye soruyor, daha sonra da mahkemenin 12 ülkede toplandığını yazıyor!

MEDYA SUÇLARI MAHKEMESİ

İçimizdeki neo-con, "ABD ile iyi geçinmek lazı mdır" diyor. Bush’ un takip ettiği yol , onun en temel ekseniymiş. Maskara böyle söylüyor, hegemonun maskarası malumu yeniden ilan ediyor.

Maskara; "Türkiye Irak’ın işgalinde rol ve yer almalıdır" diye çırpınmıştı. 3 Mart tezkeresinin kabulünün Türkiye’ye getireceği nimetler üzerine ahkâm kesmişti. Tezkere reddedildiğinde de dünyası yıkılmıştı. Maskaraya göre, Irak Dünya Mahkemesi, halk mahkemesi, aydınlar mahkemesi şeriat mahkemesi, hepsi aynı şeymiş!

Maskara... Sen ne anlarsın vicdan jürisinden, öyle bir değerin, duygun var mı ki senin? Hegemon takipçiliği, iş takipçiliği, patron sırlarının depo bekçiliği, sonra gelsin 20 yıl süren medya sadrazamlığı.. Öyle bir 20 yıl ki, yolsuzluğun sınırlarını bile ölçemiyoruz. İç içe geçmiş banka – medya-bürokrasi siyaset rezaletleri. İçten içe çöküş, maskaralaşma, markalaşma ve gerçeğin yamyamlaşması...

Hegemonun medyasına ve şerrine karşı her duruşu , adalete ve insanlığa doğru yürüyüş olarak anlamalıyız. Hegemon medyasının sanal imajlarına boyun eğmezseniz, biliniz ki imaj boyun eğebilir.

İmaj boyun eğdiğinde de, Dünya Medya Suçları Mahkemesi kurulur, hegemon maskaraları yargılanır. Merak etmeyin, sadece yargılanır..

Aslında , toplumsal vicdanlarda çoktan mahkûm oldular bile..

*Ali Bilge'nin önceki yazılarına www.isletme-finans.com adresinden ulaşılabilir.