Kültür, sanat ve yazın dünyasına yeni bir dergi katıldı... Adı Koridor. Dergiyi ç

Kültür, sanat ve yazın dünyasına yeni bir dergi katıldı... Adı Koridor. Dergiyi çıkaranlar amaçlarını ilk sayfalarında açıklamışlar: "Egemen ideolojinin yaşamın bütün kanallarında kendini hissettirdiği, meta fetişizminin alkışlarla ve haykırışlarla karşılındığı bu dünyaya söyleyecek sözümüz var. Biliyoruz ki 'yeni' sosyo-ekonomik ve kültürel yapılanış içinde bize dayatılan yaşamın ve dolayısıyla insanın doğasına aykırı yapaylıklar içinde hepimiz yalnızlaştırılıyoruz." Bu saptamayı yapan Koridor dergisi "çok satmayı" hedeflemiyor "Sadece düş kurmayı ve düşlerinin arkasından gitmeyi unutmayanlara bir kapı açmayı" istiyor. Bu kapıdan herkese bir çağrı var: "Bütün yalnızlıklara, egemen ideolojinin doğrudan ve dolaylı bütün yok edici saldırılarına rağmen şiirden, müzikten, öyküden kısacısı sanattan vazgeçmeyenlere 'Yalnız değilsin' demek istiyoruz. Siyasal ve sınıfsal çatışmalar ve toplumsal eşitsizlikler içinde gerçeği ve güzeli arayanlara bir Koridor olmayı hedefliyoruz. Doğa aryasını her fısıldayışında orada olabilmeniz dileğiyle..."

• • •

Bu tür dergileri yayımlamak kolay değildir. Derginin "mutfağındaki" gönüllüler takımı, bir yandan kendi geçimlerini sağlamaya çalışırken bir yandan da dergiyi yaşatmaya çalışırlar. Bazen çıkaranların geçim kaygılarından öne çıkar derginin kendisi, bütün kaynaklar dergiye aktarılan Hele ilk sayılar en zor olanlardır. Koridor dergisinin yazı işleri müdürü Levent Özbek de bunları yaşamıştır herhalde... Dergide bu sürece ilişkin iki yazı yer alıyor. Barış Acar "Dergibiler" başlıklı yazısında dergi için şunları söylüyor: "Kitabın aksine, derginin çatısı kurulmuş-bitmiş değildir. Sürekli oluş halinde, zamanla eşgüdümlü ilerleyen, onun gibi kendini yaratırken tükenme eğiliminde olan bir varlığa sahiptir. Böylece bir dergi asla tamam olamaz. Tamamlanmışlığı mutlak tükenmişlik olacağından, hep yapacak başka şeyleri de olan bir edimdir dergi. Edim olarak varlığı zamanla gündelik olan üzerinden atışmasında yatar. Ressamın edimi nasıl anın içinde sonsuzu yakalıyorsa derginin edimi de böyle bir amaç güder.... Dergi, diğer tüm gerçek insan etkinlikleri gibi, zamanda delik açar ve yalnızca görmek isteyenler o deliğe eğilirler." Acar, çeşitli dergi sınıflarını paylaştığı yazısında "Duvar-Dergiler" olarak tanımladıkları için şunları düşünüyor: "Kimi dergiler vardır, duvar gibidirler. Karşıdan yekpareymiş gibi görünürler. Gerçekten de eklemleri yoktur. Yazıları, yayımladıkları 'yayın çizgisi' öylesine belirlenmiştir ki, okurda tanrının bahşettiği 'on emir' duygusunu yaşatırlar."

• • •

Koridor'da dergiler üzerine yazılardan biri de Eren İnan Canpolat imzasını taşıyor, "Eleştirisini Yitiren Dergi" başlığıyla. Yazar şöyle diyor: "Edebiyat dergileri sayıca çok fazla olabilir. Ne var ki nicelik artışı tek başına anlamlı değildir. Bu nicelik artışının incelenmesi mutlaka Türkiye edebiyat ortamının nitelik değerlendirmesiyle birlikte yapılmalıdır. O zaman öncelikle sorulması gereken soru şöyle olmalıdır sanırım: Türkiye'de son yıllarda edebiyat alanında ciddi bir nitelik sıçraması yaşanmış mıdır? Bu soruya duraksamadan 'Evet!' diye yanıt veremiyorum. Niteliksel bir sıçrayıştan çok hızlı bir kapitalistleşmeden söz etmek daha olanaklı görünüyor." Gerçekten de holdingleşen büyük iletişim gruplarının bu alana el atmasının ne gibi sonuçlara yol açtığının tartışılması gerekiyor. Örneğin gazetelerin dağıttığı kitap eklerinin etkisi... Canpolat yazısında bu konuda şu saptamaları yapıyor: "Her hafta yeni bir sayısı çıkan ve her sayıda onlarca kitabı tanıtan bu dergilerin yayınevlerinin reklamla-rıyla dolup taşıyor olması her şeyi gözler önüne seriyor aslında. Edebiyat dergilerine göre çok daha ucuza edinilebilen ve sayfalarla reklam almaya daha uygun olan bu yayınların giderek palazlanmasını anlamak hiç zor değil. Üstelik edebiyat dergilerinin ulaşamadığı kadar büyük bir kitleye ulaşıyorlar." Canpolat'a göre, bu durumdan etkilenen diğer dergiler de benzeri bir yaklaşımı benimsemeye çalışarak eleştirel özlerini yitiriyorlar. Koridor, çıkış amacıyla bu boşluğu doldurabilecek nitelikte. Anlamlı olan da bu. Başarılar Koridor...