77 SOL Partili, afetler için stoklanan çadırları sattığı ortaya çıkan Kızılay'ı protesto ettikleri için haklarında açılan dava kapsamında bugün hakim karşısına çıktı. Yargılanan parti üyelerinin savunmalarının ardından dava 27 Eylül 2024 tarihine ertelendi.

Kaynak: Haber Merkezi
Depremde çadır satan Kızılay’ı protesto eden 77 SOL Partili hâkim karşısına çıktı
Fotoğraf: Twitter / @solpartistanbul

Geçtiğimiz yıl 6 Şubat tarihinde meydana gelen ve 11 ilde yıkıma yol açan Kahramanmaraş depremlerinin ardından, afet durumunda kullanılması için stokladıkları çadırları sattığı ortaya çıkan Kızılay'ı protesto ettikleri için haklarında dava açılan SOL Partililer bugün hakim karşısına çıktı.

Davanın ilk duruşması, İstanbul Anadolu Adliyesi'nde sabah saat 09.00'da başladı. Kimlik tespitlerinin ardından savunmalara geçilen duruşmada, salonda huzursuzluk çıkaran ve parti üyelerinin ifadelerini takip eden polisler, avukatların itirazları sonucu duruşma salonundan çıkarıldı.

"HESAP SORMAYA DEVAM EDECEĞİZ"

Söz alan SOL Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Deniz Demirdöğen, Milyonların sesini, deprem bölgesinindeki yurttaşların sesini haykırmak için sokağa çıktıklarını söyledi.

Anayasal haklarının hukuksuz bir şekilde idari karar ile engellendiğine vurgu yapan Demirdöğen, "Ortada bir hakikat var 6 Şubat depremlerinden siyasal iktidar sorumludur. Kızılay alanen çadır satmıştır. Biz bunları haykırdığımız için yargılanıyoruz. Yaşam hakkını yok sayan, kentleri, doğayı yok etmeye çalışanlardan hesap sormaya devam edeceğiz" dedi.

Söz alan SOL Parti İl Sözcüsü Nuriye Alsancak da rant ve rüşvet ağına bulanmış bir düzende olduklarını, bilim insanlarına kulak verileceği yerde, iktidarın ve yerel idarenin ranta dayalı uygulamalarının insanların hayatlarına mal olduğunu söyledi. Alsancak, "Deprem sonrasındaki zaaflara dair bir kişi bile yargılanmazken biz burada 77 kişi yargılanıyoruz. Bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz" diye konuştu.

"SİYASET YAPMA HAKKIMIZA SALDIRILDI"

Parti avukatı Umut Alikaşifoğlu, protesto eylemine yapılan müdahalenin anayasal hakkın çekirdeğine dokunmak olduğunu belirterek, "Siyaset yapma hakkımıza hiçbir gerekçe gösterilmeden saldırılmıştır. İlçe dışarısından emniyet güçleri getirilmiştir, 10'larca gözaltı aracı ve tomalar hazır bekletilmiştir. İsterdik ki bu kadar detaylı hazırlık ve imkan deprem bölgesindeki yurttaşlarımıza yardım için gösterilseydi" ifadelerini kullandı. 

İl Sözcülerinden Anıl Genç ise "Kentsel dönüşüm adı altında kentleri toplu mezarlığa dönüştürenleri, rant için memleketi bir avuç sömürücünün ellerine teslim edenleri, deprem bölgesine göndermek yerine ellerindeki çadırları satan Kızılay yöneticilerini protesto etmek için sokaklardaydık. Mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz" dedi.

"HAKLI OLDUĞUMUZ YERDE SANIK OLARAK YARGILANIYORUZ"

Yargılanan parti üyelerinden Cihangir Kalyoncu da "Haklı olduğumuz yerde sanık olarak yargılanıyoruz" diyerek davaya tepki gösterdi.

Kalyoncu, şunları söyledi: 

"Partimizin çağrısıyla Kızılay’ın depremzedelerin çadırlarını satmasını protesto etmek için ilçe binamız önünde bir araya geldik. Henüz basın açıklamamız başlanamadan arkadaşlarımızla işkence yoluyla gözaltına alındık."

"BİR DEPREMZEDE OLARAK YARGILANIYORUM"

Parti üyelerinden Furkan Gelici, Hataylı bir depremzede olduğunu söyledi. "Ailem günlerce çadırsız sokakta kalmıştır, kaybettikleri yakınları için depremin ilk günleri kefen bile bulamamışlardır"  diye konuşan Gelici, şöyle devam etti: "Tüm bunlara tepki göstermek için eyleme katıldım. Bugün burada bir depremzede olarak yargılanıyorum."

İl Sözcüsü Kemal Koç da "Deprem bölgesinde bir kuru ekmeği bölüşenler varken Kızılay’ın para ile kurumlara çadır satması kabul edilemezdi" ifadelerini kullandı.

İnsani ve devrimci sorumlulukları nedeniyle bi protesto eylemini gerçekleştirdiklerini kaydeden Koç, şunları söyledi:

"Bizler siyaset yapmayı sadece seçim dönemleri halka vaatlerde bulunmak olarak gören bir siyasi parti değiliz. Bizler devrimcileriz. İnsanların, emekçilerin birbirinin sığınağı olduğuna inanırız. Dayanışmaya inanırız. Deprem bölgesinde bir kuru ekmeği bölüşenler varken Kızılay’ın para ile kurumlara çadır satması kabul edilemezdi. İnsani ve devrimci sorumluluğu gereği partimiz Kızılay protesto eylemini gerçekleştirdi.O gün o eylemde ve bugün bu salonda arkadaşlarımla olmaktan onur ve gurur duyuyorum."

Yargılanan parti üyelerinin savunmalarının ardından dava 27 Eylül 2024 tarihine ertelendi.